Bodrum tatiline karar verdiğimizde bu sefer Kos Adasına karşı yakadan bakmak yerine gidip gezmeye karar verdik.Bunun için kısa bir ön araştırmadan sonra Bodrum Feribot İşletmeciliğini arayıp gerekli olan evrakların neler olduğunu öğrendik ve ( en az 6 ay geçerli pasaport , 2 tane vesikalık resim ,vize başvuru formu , nüfus cüzdan fotokopisi vb. ) evrakları tamamladık. Biz bir gece konaklayacağımız içinde ayrıca otel rezervasyon konfirmasyonu'da gitmek istediğimiz tarihten 5 gün önce büroya elden teslim ettik.
İstenilen evraklar :
1- Vize başvuru formu
2- 1 adet vesikalık fotoğraf
3- Nüfus cüzdanı fotokopisi
4- Pasaport fotokopisi
5- Gidiş-Dönüş alınan feribot bileti
6- 50€ Vize Ücreti
7- Konaklamalı gidiliyorsa otel rezervasyon fotokopisi
Bodrum Feribot İşletmeciğili 4 gün sonra bizi arayıp işlemlerin hazır olduğunu feribota binmek için yarım saat önceden orada olmamızı söyledi. Evraklarımızı teslim ederken Feribot ücreti olan kişi başı 25€ , çocuklar içinde yaşları tuttuğu için %50 indirimli biletimizi daha önceden almıştık .
Kos Adasına gideceğimiz sabah Bitez'den sabah erken yola çıkıp Bodruma indik arabımızı önceden anlaştığımız otoparka park ettik,daha sonra güzel bir kahvaltı yapıp Bodrum kalesinin yan tarafındaki limandan gümrük sırasına girdik. Haziran ayında gittiğimiz için çok fazla sıra yoktu , yaklaşık yarım saat bekledik. Gümrükteki işlemler bittikten sonra ( yurtdışı çıkış pulu 15tl )feribota yerleştik. Saat 9.30 da feribot hareket etti ve 45 dakika sonra Kos Adasına (İstanköy) vardık.
Kos Adası'na vardığımızda schengen vizemiz olmadığı için bizi başka bir sıraya yönlendirdiler ( kapı vizesi için dönüşte Kişi başı 50€ ödüyorsunuz ) Limanda yaklaşık yarım saat bekledikten sonra pasaportlarımızı alıp otele gitmek için yürümeye başladık. Kos Otel limana çok uzak olmasa da bavullarla yürümek kolay olmadı :) Otel hakkında çok fazla bir bilgiye sahip değildik,sadece internetten eşim arayıp bulmuş ve hemen ön rezervasyon yaptırmıştı.
Otele giderken yol üzerindeki Safari Rent A Car 'dan rahat bir şekilde hem de türkçe konuşarak Fiat Panda kiradık. (günlüğü 40€ ) Uluslararası ehliyetiniz olmasa da adada araba kiralamak hiç sorun olmuyor. Araba kiralamak istemeyenler için bisiklet ve üstü açık böcek denilen araçları da kiralamak mümkün.Bütün yollarda bisiklet yolu var, ada'da bisiklet trafiği var desem sanırım abartmış olmam.
Kos Otel biraz eski ama oldukça temiz ve güzel bir otel.Biz aile odasında kaldık , oda manzarası Turgut Reis ile karşılıklı olduğu için akşamları çok keyifli bir manzarası vardı.Otele valizlerimizi bıraktıktan sonra ellerimizde haritalar adanın merkezine inip gezmeye başladık.İlk olarak Old Town ve Hipokrat agacını görmeye gittik. 2400 yıl önce gölgesinde Hipokrat’ın öğrencilerine ders anlattığına inanılan Hipokrat Ağacını koruma altına alınmış.Doktorların atası olarak sayılan Hipokrat, ilk defa bu adada hayat bulmuş ve modern günümüzde ise doktorların Hipokrat yemini etmek için bu adayı ziyaret etmesini sağlamış.
Hipokrat agacının hemen arkasında Hacı Hasan Camii bulunmakta,camii oldukça bakımsız bir şekilde duruyor.Alt tarafındaki dükkanlarda hipokratla ilgili bir sürü hediyelik eşya satılıyor.
Burayı da gezdikten sonra Osmanlılardan korunmak için yaptıkları Şövalyeler Kalesinı ( Neratzia Kalesi ) gezmeye gittik.
Eski Neratzia Kalesi olarak bilinen ve eski bir kalenin yıkıntıları üzerine inşa edilen Şövalyeler Kalesi, Kos Limanı’nın girişinde bulunuyor.Kaleyi gezmeden önce köprü üzerinde bol bol fotoğraf çekip gezimize devam ediyoruz.
Daha sonra Kos Arkeoloji müzesine gitmek istedik ama malesef kapalı olduğu için içini gezme şansımız olmadı.Adanın şehir merkezinde yürüme mesafesinde olan Defterdar Camii İbrahim Paşa tarafından yaptırılmış ve şu anda alt kısmı restaurant olarak kullanılıyor.Hemen aynı meydan da her turistin uğrak yeri olan kapalı büyük bir pazar yeri var.
Hediyelik magnet,sünger,yiyecek ,içeçek,ada şarapları vb. bir sürü hediyelik eşya almak mümkün. Ben banyo için sünger ,bir kaç reçel çeşidi,magnet ve uzo ile alışverişi sonlandırdım .Ada'nın eskişehir denilen yerinde tüm tarihi yerler birbirine çok yakın bu yüzden dolaşıp alışveriş yapmak genellikle rahattı.
Bu turun ardından çok acıktığımızı fark ediyoruz ve Kos Adasına gelmeden nerede ne yenir diye dersimize çalıştığımız için restaurantı bulmak pek zor olmuyor..Merkeze yine yakın olan limanın bir diğer tarafında bulunan Nick The Fisherman da güzel bir öğlen yemeği yiyoruz..Bu restaurantın garsonlarından birinin türkçe konuşması bizi çok memnun ediyor. Bir sonraki gün yemeğini de yine Sardelles'de yiyoruz. Restaurantla ilgili tüm detayları daha sonra lezzet durakları başlığı altında bol fotoğraflarla tekrar yazacağım :)
Karnımızı doyurduktan sonra bu sefer çocukların sesine kulak verip adanın güzel plajlardan biri olan paradise beach'de (Kefalos tarafında ) denize girip biraz serinliyoruz.
Denizde vakit geçirdikten sonra güneşin batışını izlemek için zia köyüne doğru yola koyuluyoruz. Zia köyü'nün yolu biraz uzak ama yolu oldukça keyifli ,dağa tırmanırken manzaranın güzelliği için sabrediyoruz.Yolda böcek denen üstü açık araba kiralayanların çok eğlendiğini görüyoruz ama yine de iyi ki araba kiralamış diye düşünüyoruz.Çocuklar olmasa da hava oldukça sıcak olduğu için bu araçlar sanırım bizi biraz zorlardı.
Tırmanışımız sona erdiğini , hediyelik dükkanların yoğunluğundan ve arabalardan anlamak mümkün.Zia şirin bir dağ yamacı köyü ve eşsiz bir manzaranın hakim olduğu gece eğlencesi ve tavernaları ile ünlü güzel bir yer.
Biz akşam yemeği için Olympia 2 'de karar kılıyoruz.Teras manzarası gerçekten şahane ,herkesin elinde fotoğraf makineleri güneşin batışını bekliyor.Karnımız çok acıkmamış olsa da tadım yapacağımız için bahanemiz çok tabii :) çocuklara köfteli bir menü ,ortaya meşhur greek salata ,balık ve alfa beer ile yemeğimizi yunan tınıları eşliğinde afiyetle yiyoruz. Olympia 2 'de yemek fiyatları biraz pahallı ama biz Bodrum restaurantları ile karşılaştırınca çok daha uygun olduğunu düşünüyoruz.Tabii ki ne yediğiniz ve ne içtiğiniz ile ilgili ama ortalama kişi başı 15€ gibi bir fiyat söyleyebilirim.
Güneş batmaya başladığında herkes ayakta bu güzel anı ölümsüzleştirmeye çalışıyor :) Güneşi batırıp güzel bir akşam yemeğinden sonra zia'dan ayrılıyoruz. Elbette bizim yanımızda çocuklar olduğu için gece taverna eğlencesi için zaman yaratamıyoruz .Etraftan gördüğümüz kadarıyla taverna eğlenceleri müthiş , biz kuzuların uykuları geldiği için otelimize dönüyoruz ve otel odasından Turgut Reis manzarası izlemek zorunda kalıyoruz :)
Fotoğrafların devamı
burada ;
Copyright © 2013 pelince.com Her Hakkı Saklıdır.
Fotoğrafların tüm hakları ve sorumluluğu fotoğraf sahiplerine aittir. Fotoğraf kopyalanması, çoğaltılması ve dağıtılması tamamen fotoğrafı çekenin iznine tabidir.Fotoğrafların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
6 yorum:
Anılarımızı bize getirdin pelinciğim
Sizin adınıza çok mutlu oldum..
Sevgiler
Harika anlatmışsın canım en kısa zamanda organize etmem lazım üstelik vize problemimiz de yok Avrupa pasaportlarımız var ve hala nereye gitsek diye düşünüyoruz
Keyifle okundu ve kaydedildi notlar :))
Yeni yazıları bekliyorummmm..
Pelinciğim harika bir paylaşım olmuş,emeklerine sağlık,yarım saattir buradayım bakmalara okumalara doymadım .Sevgilerimle canımmm.
Pelinciğim harika bir paylaşım olmuş,emeklerine sağlık,yarım saattir buradayım bakmalara okumalara doymadım .Sevgilerimle canımmm.
Haftaya gidecekken bloguna denk gelmem harika oldu, rehber olarak not alıyorum kendime! :)
Sevgiler, Özge
www.sevgilibeyazkagit.com
Yorum Gönder